1 Mayıs Bizim Günümüz, Anlatılan Bizim Hikayemiz !
Mısır Piramitlerini inşa eden kölelerden bugüne değişen pek bir şey yok. Sömürünün biçimi farklılaşmış olsa da içeriği aynı. Pandemi sürecinin başlagıcından bu yana sömürü vahşi bir şekilde artarken artık Covid’in işçi sınıfı hastalığı olma yolunda ilerlemesi şaşırtıcı değil. Tarih boyunca veba dönemlerinde soylular kendini korurken yoksul halk ise daima telef olmuştur. Bugün de önlemler ve aşılar, ortaya çıktığı gibi ilk olarak üreten emekçileri değil, burjuvaları korumaya başlamıştır.
Geçen yıl 1 Mayıs için sözümüz “salgınlarında kâr için ölünmeyen, başka bir dünya mümkün” sözüydü. Geçen 1 yılın ardından bu söz güncelliğini korumakta.
1 Mayıs içinde bulunduğumuz sömürü ve ölüm çarkının en üst perdeden tehşir edilmesi gereken gündür. Bu nedenle pandemi önlemleri adı altında “afiş ve sticker” yapıştırılmasını bile yasaklayan bir saldırı altında. Tüm bu yasaklara ve saldırılara rağmen işçi ve emekçilerin, üreten tüm kesimlerin sözü hâlâ sokaklarda yankılanmaktadır, başka bir dünya mümkün şiarı ağızlardan güç ve kuvvet ile çıkmaktadır. Çünkü başka bir seçeneğimiz kalmamıştır. Ya Koronadan ölüm ya yoksullaktan ve sefaletten ölüm.
Taleplerimiz açık ve nettir.
-Sağlıklı ve güvenceli çalışma.
Kod29 gibi patronların oyuncağı olan saldırı maddelerinin kaldırılması.
Ücretsiz izin vb. adı altında işten çıkartmaların son bulması.
Düşük ücretlerin ve uzun mesailerin son bulması.
-Kültür emekçilerine destek verilmesi.
Tiyatro ve Müzik emekçilerinin yaşamlarını sürdürebileceği şartların sağlanması.
-Sağlık emekçilerine, güvenli çalışma ve insani çalışma saatlerinin oluşturulması.
Evden çalışan emekçilerin maaşlarının düşürülüp mesailerinin arttırılmasına son verilmesi.
Emektar Daktilo